Ana-Baba ve Müminlerin İyiliği İçin Yapabileceği Duâ

Peygamberimiz (s.a.s.); “Yanında sadaka verecek bir
şey bulunmayan kimse şöyle dua etsin” buyurmuştur:
اَللّٰهُمَّ صَلِّ عَلَى مُحَمَّدٍ عَبْدِكَ وَ رَسُولِكَ وَ صَلِّ عَلَى الْمُؤْمِنِينَ وَ
الْمُؤْمِنَاتِ وَ الْمُسْلِمِينَ وَ الْمُسْلِمَاتِ
Okunuşu: “Allâhümme salli ‘alâ Muhammedin ‘abdike
ve rasûlike ve salli ‘alel-mü’minîne vel-mü’mi-nâti
vel-müslimîne vel-müslimâti.”
Anlamı: “Allah’ım! Kulun ve peygamberin Muhammed’e
merhamet eyle, mü’min erkek ve kadınlara, Müslüman erkek
ve kadınlara merhamet eyle.”
Bu dua o kişi için sadaka olur. (İbn Hıbbân, Ed’ıye, No: 903)
Aşağıdaki ayetler sözlü olarak Yüce Allah’a yönelip nasıl
tevbe ve istiğfar yapılacağını ve kendisinden ne şekilde
iyilik ve af talebinde bulunulabileceğini bizlere öğretmektedir:
رَبَّنَآ اٰتِنَا فِي الدُّنْيَا حَسَنَةً وَفِي الْاٰخِرَةِ حَسَنَةً وَقِنَا عَذَابَ النَّارِ
رَبَّنَا لَا تُؤَاخِذْنَآ اِنْ نَس۪ينَآ اَوْ اَخْطَاْنَاۚ رَبَّنَا وَلَا تَحْمِلْ عَلَيْنَآ اِصْرًا كَمَا
حَمَلْتَهُ عَلَى الَّذ۪ينَ مِنْ قَبْلِنَاۚ رَبَّنَا وَلَا تُحَمِّلْنَا مَا لَا طَاقَةَ لَنَا بِه۪ۚ وَاعْفُ
عَنَّا۠ وَاغْفِرْ لَنَا۠ وَارْحَمْنَا۠ اَنْتَ مَوْلٰينَا فَانْصُرْنَا عَلَى الْقَوْمِ الْكَافِر۪ينَ
رَبَّنَا اغْفِرْ لَنَا ذُنُوبَنَا وَاِسْرَافَنَا ف۪يٓ اَمْرِنَا وَثَبِّتْ اَقْدَامَنَا وَانْصُرْنَا عَلَى
الْقَوْمِ الْكَافِر۪ينَ رَبَّنَا فَاغْفِرْ لَنَا ذُنُوبَنَا وَكَفِّرْ عَنَّا سَيَِّاتِنَا وَتَوَفَّنَا مَعَ
الْاَبْرَارِ رَبَّنَا ظَلَمْنَآ اَنْفُسَنَا وَاِنْ لَمْ تَغْفِرْ لَنَا وَتَرْحَمْنَا لَنَكُونَنَّ مِنَ
الْخَاسِر۪ينَ
رَبَّنَا اغْفِرْ ل۪ي وَلِوَالِدَيَّ وَلِلْمُؤْمِن۪ينَ يَوْمَ يَقُومُ الْحِسَابُ
رَبَّنَآ اٰمَنَّا فَاغْفِرْ لَنَا وَارْحَمْنَا وَاَنْتَ خَيْرُ الرَّاحِم۪ينَ رَبِّ اغْفِرْ وَارْحَمْ
وَاَنْتَ خَيْرُ الرَّاحِم۪ينَ رَبَّنَا اصْرِفْ عَنَّا عَذَابَ جَهَنَّمَۗ اِنَّ عَذَابَهَا كَانَ
غَرَامًا اِنَّهَا سَآءَتْ مُسْتَقَرًّا وَمُقَامًا رَبِّ اِنّ۪ي ظَلَمْتُ نَفْس۪ي فَاغْفِرْ ل۪ي
فَغَفَرَ لَهُ اِنَّهُ هُوَ الْغَفُورُ الرَّح۪يمُ رَبَّنَا اغْفِرْ لَنَا وَلِاِخْوَانِنَا الَّذ۪ينَ
سَبَقُونَا بِالْا۪يمَانِ وَلَا تَجْعَلْ ف۪ي قُلُوبِنَا غِ لِلَّذ۪ينَ اٰمَنُوا رَبَّنَآ اِنَّكَ رَؤُ۫فٌ
رَح۪يمٌ۟
Okunuşu: “Rabbenâ âtinâ fi’d-dünyâ hasenetev ve fi’lâhırati
haseneh. Ve kınâ ‘azâbe’n-nâr.
Rabbenâ lâ tüâhıznâ in nesînâ ev ahta’nâ.
Rabbenâ ve lâ tahmil ‘aleynâ ısran kemâ hameltehû
‘alel-lezîne min kablinâ,
Rabbenâ ve lâ tühammilnâ mâ lâ tâkate lenâ bih. Va’fü
annâ vağfir lenâ verhamnâ, ente mevlânâ fensur-nâ ‘alelkavmil-
kâfirîn.
Rabbeneğfir lenâ zünûbenâ ve isrâfenâ fî emrinâ ve
sebbit akdâmenâ ve’nsurnâ ‘ale’l-kavmi’l-kâfirîn.
Rabbenâ fağfir lenâ zünûbenâ ve keffir ‘annâ seyyiâtinâ
ve teveffenâ me’al-ebrâr.
Rabbenâ zalemnâ enfüsenâ ve in lem tağfir lenâ ve
terhamnâ le nekûnenne minel-hâsirîn.
Rabbenağfir lî ve livâlideyye ve lil-mü’minîne yevme
yekûmül-hısâb.
Rabbenâ âmennâ feğfir lenâ verhamnâ ve ente hayrü’r-
Râhımîn.
Rabbiğfir verham ve ente hayrur-Râhımîn.
Rabbena’srif ‘annâ ‘azâbe cehenneme inne ‘azâbe-hâ
kâne ğarâmen innehâ sâet müstekarren ve mükâmen.
Rabbi innî zalemtü nefsî feğfir lî fe ğafera lehû innehû
hüvel-ğafûrur-Rahîm.
Rabbeneğfir lenâ ve li ihvâninel-lezîne sebekûnâ
bil-îmâni ve lâ tec’al fî kulûbinâ ğıllen lillezîne âmenû
Rabbenâ inneke raûfü’r-Rahîm.”
Anlamı: “Rabbimiz! Bize dünyada da iyilik ver, ahirette
de iyilik ver ve bizi ateş azabından koru. (Bakara, 2/201)
Ey Rabbimiz! Unutur, ya da yanılırsak bizi sorumlu tutma!
Ey Rabbimiz! Bize, bizden öncekilere yüklediğin gibi
ağır yük yükleme. Ey Rabbimiz! Bize gücümüzün yetmediği
şeyleri yükleme! Bizi affet. Bizi bağışla. Bize acı! Sen bizim
Mevlâmızsın. Kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et. (Bakara,
2/286) Rabbimiz! Bizim günahlarımızı ve işimizdeki taşkınlıklarımızı
bağışla ve (yolunda) ayaklarımızı sağlam tut.
Kâfir topluma karşı bize yardım et.” (Âl-i İmrân, 3/147)
“Rabbimiz! Günahlarımızı bağışla. Kötülüklerimizi ört.
Canımızı iyilerle beraber al.” (Âl-i İmrân, 3/193)
“Rabbimiz! Biz kendimize zulüm ettik. Eğer bizi bağışlamaz
ve bize acımazsan mutlaka ziyan edenlerden oluruz.” (A’râf, 7/23)
“Rabbimiz! Hesap görülecek günde, beni, ana-babamı ve
inananları bağışla.” (İbrahim, 14/41)
“Ey Rabbimiz! Biz inandık, bizi bağışla, bize merhamet
et, sen merhamet edenlerin en hayırlısısın.” (Mü’minûn, 23/109)
“Rabbim! Bağışla, merhamet et. Çünkü sen merhamet
edenlerin en hayırlısısın!” (Mü’minûn, 23/118)
“Ey Rabbimiz! Bizden cehennem azabını uzaklaştır, gerçekten
onun azabı sürekli bir helâktir! Şüphesiz, ne kötü bir
durak ve ne kötü bir konaktır orası.” (Furkan, 25/65-66)
“Rabbim! Şüphesiz ben nefsime zulmettim. Beni affet,
dedi. Allah da onu affetti. Şüphesiz O, çok bağışlayandır, çok
merhamet edendir.” (Kasas, 28/16)
“Ey Rabbimiz! Bizi ve bizden önce iman etmiş olan kardeşlerimizi
bağışla. Kalplerimizde, iman edenlere karşı hiçbir
kin tutturma! Ey Rabbimiz! Şüphesiz sen çok esirgeyicisin,
çok merhametlisin.” (Haşr, 59/10)

0 yorum:

Yorum Gönder

 
© Copyright 2035 Dua ile...
Theme by Yusuf Fikri